CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen 2002 yılının bile gerisine giden tarım alanlarındaki azalmayla ilgili önemli açıklamalar yaptı. Başevirgen, tarlaların yerini betonlaşmanın aldığını ifade ederek Türkiye’de tarım alanlarının hızla daralmasının hem üreticiyi hem de tüketiciyi tehdit ettiğinin altını çizdi.

“Bu tarım değil, iflas politikasıdır”

Başevirgen, “TÜİK verilerine göre, 2002 yılında 26,58 milyon hektar olan toplam tarım arazisi 2023 itibarıyla 23,13 milyon hektara geriledi. Yani son 20 yılda 3 milyon 450 bin hektar tarım arazisi üretim dışı kaldı. Bu alan, neredeyse Konya ilinin tamamına denk geliyor. Bu ülkede tarlalar değil, rant büyütüldü. Şimdi toprağımızı ithalatla telafi etmeye çalışıyoruz. Bu bir tarım politikası değil, iflas belgesidir” ifadelerini kullandı.

“Rant politikaları arazileri yok etti”

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) ‘Tarımsal Yapı’ başlıklı verilerini de paylaşan Başevirgen, “Rapora göre 2002’de 26,58 milyon hektar olan tarım arazilerimiz 2023’te 23,13 milyon hektara gerilemiş. Yani 3,45 milyon hektar tarım arazimiz yok olmuş. Bu kayıp yalnızca doğal yollarla ya da iklimsel sebeplerle değil, iktidarın imar değişiklikleri, sanayi tesisleri, maden sahaları ve otoyol projeleri gibi rant odaklı politikalarıyla yaşandı. Bunu Ziraat Mühendisleri Odası’nın (ZMO) yayımladığı 2020 tarihli Toprak Koruma Raporu da açıkça gösteriyor. Rapora göre tarım dışı kullanım gerekçesiyle her yıl yaklaşık 50 bin hektar tarım alanı amaç dışı kullanıma açılıyor. Bu alanlar çoğunlukla sanayi tesislerine, konutlara, AVM’lere ve organize sanayi bölgelerine devrediliyor” ifadelerini kullandı.

Diş Tedavisinde Yeni Dönem: İmplant SSK Kapsamına Alınıyor
Diş Tedavisinde Yeni Dönem: İmplant SSK Kapsamına Alınıyor
İçeriği Görüntüle

“Tarladan değil ithalattan besleniyoruz”

Başevirgen, çiftçilerin tarımdan uzaklaştığına da dikkat çekerek “İktidarın akıl almaz tarım politikalarıyla ülkemiz sadece tarım arazilerini kaybetmiyor; geleceğini de kaybediliyor. Çiftçiyi tarladan uzaklaştırıyor. TÜİK’in ‘İşgücü İstatistikleri’ verilerine göre: tarım sektöründe çalışanların yaş ortalaması 50’nin üzerine çıktı. 35 yaş altı çiftçilerin oranı yüzde 5’in altına geriledi. AKP döneminde tarım, bir plan değil bir rant konusu haline geldi. 20 yılda milyonlarca dönüm arazi sanayiye, betona, ranta teslim edildi. Üretici terk edildi, tüketici ithalata mecbur edildi. Tarladan değil, ithalat limanlarından besleniyoruz” diye konuştu.

“Toprağını kaybeden gıda egemenliğini kaybeder”

Başevirgen açıklamalarında tarımda dışa bağımlılığın gıda güvenliğini tehdit ettiğine de değindi. Başevirgen “Tarım arazilerimizin hızla azalması, yalnızca ekonomik anlamda değil ulusal güvenlik sorunu da doğuruyor. Toprağını kaybeden bir ülke, gıda egemenliğini de kaybeder. Eğer bu gidiş durdurulmazsa, Türkiye gelecekte ekmeklik buğdayı da hayvan yemini de tamamen dışa bağımlı olarak temin etmek zorunda kalacak. Bu da zaten yüksek enflasyon ve beraberinde getirdiği pahalılık altında ezilen vatandaşlarımıza doğrudan yansıyacak” diyerek bu konuya ilişkin bir çözüm bulunması gerektiği çağrısında bulundu.

Kaynak: HABER MERKEZİ