MANİSA'da otizm farkındalığı etkinliğinde yaşadıklarını anlatan otizmli 16 yaşındaki Mustafa Çağrı Çekim, hem ağladı, hem ağlattı. Lise ikinci sınıf öğrencisi olan ve yüzmede birçok şampiyonluklar elde eden Çekim, toplumun kendisini nasıl dışladığını anlatırken, gözyaşlarını tutamadı. Çekim, kendisine 'Deli' denildiğini, ancak artık bu sözleri önemsemediğini söyledi.
Manisa'da Celal Bayar Üniversitesi (MCBÜ) Türk Kızılayı Topluluğu öğrencileri, otizm farkındalık etkinliği düzenledi. MCBÜ Süleyman Demirel Kültür Merkezi'ndeki etkinlikte üniversiteli öğrenciler ve otizmli çocuk anneleri ile aynı sahneyi paylaştı. Otizmlilerin ve otizmli çocuk sahibi annelerin yaşadıkları gerçek hikayeler izleyenleri duygulandırdı. Skeçlerde otizmli çocuk sahibi ailelerin ve çocukların toplumda dışlanması ve otizmin yarattığı tahribatlar anlatıldı.
Etkinlikte konuşan Manisa Otizm Derneği Başkanı Arife Güngör, otizmin doğuştan gelen bir farklılık olduğunu belirterek, her otizmli çocuğun da birbirinden farklı olduğunu söyledi. Güngör, "Otizm son yıllarda hızla artıyor. Dünyada her 68 çocuktan biri otizm tanısı alıyor. Hiç istemesek de çocuğunuz otizm tanısı alabilir. Farklı çocuklara saygı duymayı öğrenemezsek başımıza geldiğinde çok büyük üzüntü yaşarız. Otizmi bilen insanlar arttıkça enerjimizi çocuklarımıza harcayacağız. Otizmin ağırlığını yaşamayan hayal bile edemez. Çocuklarınıza küçük yaşlardan itibaren bu farkındalığı verin. Toplum içinde çocuklarımız ve biz destek göreceğimiz, yargılanmadan yaşayacağımız günlerin hayalini kuruyoruz" diye konuştu.
'BİLSEYDİM AĞLAMA DİYE DAHA ERKEN KONUŞURDUM BABA'
Etkinlikte, çeşitli skeçlerle otizm konusunda farkındalık yaratılmaya çalışıldı. 16 yaşındaki otizmli Mustafa Çağrı Çekim de katılanlara yaşadıklarını anlattı. Konuşmasında gözyaşlarına boğulan Çekim, "Annem ve babam erkek çocukları olduğu için çok sevinmişler. Büyümüşüm konuşma zamanım gelmiş ama ben konuşamıyormuşum. Annem üzülüyormuş, ancak babam 'Zamanla olur' diye ümitle bekliyormuş. Sonra doktor doktor, hastane hastane dolaşmışlar. Bir gün doktor, 'Sizin çocuğunuz otizmli' demiş. İlaç tedavisinin olmadığını söylemişler. Özel bir rehabilitasyon merkezine gidiyordum ama hala ne olup bittiğini bilmiyordum. Babam arkasından 'baba' diye seslenen çocuk sesi duyduğunda ben sanıp, heyecanlanıyormuş. Ancak, ben olmadığımı görünce oturup ağlıyormuş. Bilseydim, sen ağlama diye daha erken konuşurdum baba" dedi.
'ÖĞRETMENİM BENİ ÇOĞU KEZ DÖVÜYORDU'
Beş yaşında konuşmaya başladığında annesi ve babasının çok sevindiğini söyleyen Mustafa Çağrı Çekim, okulda öğretmenin kendisini anlamadığını ve cezalı çocuk gibi oturttuğunu söyledi. Çekim, "Okumayı herkesten önce öğrenmiştim. Zeki ama farklı olduğumu söylüyorlardı. Ben, 'zeki' ne demek, 'farklı' ne demek henüz bilmiyordum. Bazıları da bana 'deli' demişlerdi. Anneme, 'Deli ne demek' diye sordum. Okulda öğretmenim beni çoğu kez dövüyordu. Ama ben onu da çok seviyordum. Beni neden dövdüğünü de bilmiyordum. Okulda her çıkan sorundan sonra rehber odasında kendimi buluyordum. Herkes beni suçluyordu. Arkadaşlarımın beni neden sevmediğini de bilmiyordum. Artık lise ikinci sınıfa gidiyorum. Deli, kelimesinin manasını biliyorum. Benimle neden kimsenin arkadaşlık etmek istemediklerini biliyorum. Ömrümün sonuna kadar otizmliymişim. Yaşanan şeylerin komedi olduğunu da öğrendim. Düşündükçe suçumun ne olduğunu, beni neden yargıladıklarını hala bulamıyorum. Artık birçok şeyi öğrendim. İnsanların bazı şeyleri bilmediklerini, onların engel çıkardıklarını biliyorum. Geliştim, bütün engelleri aşmasını bildim. Onlar gelişmek yerine eleştirmeyi biliyorlar. Ama ben onları affettim. Bütün otizmliler biz toplumdaki önyargılıları affettik, siz de affedin" diye konuştu.
MİLLİ TAKIMA ÇAĞRILDI
Mustafa Çağrı Çekim'in konuşması sırasında salonda bulunanlar gözyaşlarına boğuldu, otizmli genç kendisi de gözyaşlarını tutamadı. Çukurova Lisesi Kimya Bölümü ikinci sınıf öğrencisi olan ve yüzmede birçok şampiyonluklar elde eden Mustafa'nın annesi Şimşek Çekim, oğlunun yüzmede milli takıma davet edildiğini söyledi. Hayatları boyunca çok büyük zorluklar yaşadıklarını söyleyen anne Şimşek Çekim, oğlunun kimya mühendisi olmayı hedeflediğini anlattı.
Editör: TE Bilisim