Ege Bölgesi’nin tarihî ve kültürel açıdan köklü şehirlerinden biri olan Manisa, son dönemde İzmir odaklı gelişmeler ve söylemler nedeniyle kamuoyunda tartışma konusu haline geldi. Tarım ve sanayide önemli bir rol oynayan Manisa’nın, devlet yatırımları ve yerel yönetim kararlarında sürekli olarak İzmir’in gölgesinde bırakılması, vatandaşların tepkisini çekiyor.
Son olarak sosyal medyada yer alan bir paylaşım Manisalılarda büyük yankı uyandırdı. Paylaşımda, “İzmir’imizin en büyük ilçesi Manisa’dan araba almaya geldik” ifadeleri yer aldı. Bu söylem kısa sürede sosyal medyada geniş kitlelere ulaşırken, Manisalı kullanıcılar tarafından sert bir dille eleştirildi. Manisalılar, şehrin bir il olduğunu ve tarihiyle, kültürüyle, ekonomisiyle Ege’nin önde gelen merkezlerinden biri olduğunu hatırlatarak bu tür ifadelerin küçümseyici olduğunu dile getirdi.
“MANİSA’NIN GELİŞİMİ GÖLGELENİYOR”
Bunun öncesinde de İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, Manisa’nın Sarıkız ve Göksu bölgelerinde açacağı toplam 11 yeni su kuyusuyla İzmir’e yılda 32 milyon metreküp su sağlamayı planladığı proje de Manisalıların tepkisini çekmişti. Söz konusu projeye karşı çıkan vatandaşlar, kendi şehirlerinin kaynaklarının İzmir lehine kullanıldığını ve bu durumun artık tahammül sınırlarını zorladığını ifade ediyor. Manisa’da yaşayan 1 buçuk milyon vatandaş, bu tür uygulamaların ve söylemlerin artık sistematik hâle geldiğini ve İzmir’e tanınan ayrıcalıkların Manisa’nın gelişimini gölgelediğini düşünüyor. Vatandaşlar, Manisa’nın kendi kimliği ve potansiyeliyle anılması gerektiğini vurguluyor.
‘KÜÇÜMSEYİCİ DAVRANIŞ RAHATSIZ EDİYOR’
Tarihte Osmanlı şehzadelerinin yetiştiği yer olarak bilinen “Şehzadeler Şehri” Manisa, zengin tarihi geçmişi, kültürel mirası, tarım ve sanayideki gücüyle Ege Bölgesi’nin en önemli şehirlerinden biri olarak görülüyor. Ancak kamuoyunda sık sık İzmir’in “arka bahçesi” ya da “en büyük ilçesi” gibi tanımlamalarla anılması, hem şehir kimliğini zedeliyor hem de bölge halkının tepkisini büyütüyor. Manisalılar, artık bu tür küçümseyici yaklaşımlara karşı daha net bir duruş sergilenmesini ve yerel ile merkezi yönetimlerin Manisa’ya hak ettiği değeri vermesini istiyor.