Kim tarafından ve ne zaman yapıldığı kesin olarak bilinmeyen bu mezar, Spil Dağı eteklerinde sessizliği, gizemi ve geçmişin izlerini taşıyor. Ne bir yön tabelası ne de bir bilgilendirme levhası bulunan bu alan, adeta sadece bilenlerin bildiği gizli bir efsane gibi varlığını sürdürüyor.
Tanrıçaya komşu kutsal alan
Mezarın tam karşı yamacında Akpınar Ana Tanrıça kabartması yer alıyor. Bu da bölgenin yalnızca bir defin alanı değil, aynı zamanda eski uygarlıkların dini ritüellerine ev sahipliği yapmış bir kutsal bölge olduğunu gösteriyor.
İki odalı yapısıyla dikkat çeken kaya mezarı, kayaya oyulmuş sade mimarisiyle öne çıkıyor. Dış cephesi düzgünce traşlanmış, iç odalara geçişte basit bir eşik kullanılmış. Üstü açık sunak bölümü ise buranın yalnızca bir mezar değil, aynı zamanda bir ziyaret alanı olarak da kullanıldığını düşündürüyor.
Karalamos efsanesi
“Karalamos” isminin kime ait olduğu ise hâlâ bilinmiyor. Kimilerine göre Karalamos, bölgede yaşamış gizemli bir keşişti. Bazı efsaneler ise buranın Bizans İmparatoru III. Ioannes Vatatzes’e ait bir mezar olduğunu öne sürüyor.
Arkeologlar ise yapının mimarisine bakarak, mezarın M.Ö. 7. yüzyıla kadar uzanabileceğini ve Phryg ya da Lydia uygarlıklarına ait olabileceğini belirtiyor.
Zamanın aşındıramadığı bu kaya mezarı, hem Manisa’nın kültürel mirasına hem de bölge halkının efsanelerle yoğrulmuş tarihine tanıklık etmeye devam ediyor.
