Hayvanları Koruma Derneği (HAKDEM), sokak hayvanlarının toplatılması üzerine ve ‘Yasayı İptal Et’ temalı basın açıklaması gerçekleştirdi. Türkiye’de eş zamanlı düzenlenen açıklama, çeşitli şehirlerde bulunan hayvan hakları koruyucuları tarafından yapıldı. Manisa’da ise 15 Temmuz Meydanı’nda gerçekleşen açıklamaya, CHP Manisa Kadın Kolları Başkanı Gülbahar Tahmilci, HAKDEM Başkanı Reyhan Elbirliler ve çok sayıda hayvansever katıldı.
‘Anayasa Mahkemesi Yasayı İptal Et’ pankartlarıyla tepki gösteren hayvanseverler, yasa aleyhine sloganlar attı.
“Katliam yasası yürürlüğe girmiştir”
HAKDEM Başkanı Reyhan Elbirliler, hayvan haklarını sonuna kadar savunacaklarını dile getirdi. Elbirliler, “2 Ağustos 2024 tarihinde yürürlüğe giren, hayvanların öldürülmesini ve hapsedilmesini içeren 7527 sayılı yasaya karşı var gücümüzle yaşamı savunmak ve Anayasa Mahkemesi’ne bir kere daha seslenmek için bugün bir aradayız. Bilindiği üzere, konunun uzmanları ve Sivil Toplum Kuruluşları dinlenmeksizin, dinlenen bazı uzmanların ise görüşleri ve uyarıları dikkate alınmaksızın, acele bir şekilde hayvanların yaşam hakkı ve özgürlüklerini, çevre hakkını ve Uluslararası Sözleşmeler ile Anayasa'nın birçok hükmünü ihlal eden bir kanun çıkarılmıştır. Çeşitli algı operasyonları ve nefret politikaları ile köpekler düşman ilan edilmiş ve yıllardır var olan birlikte yaşam kültürümüz yok sayılarak, hayvanların hak ve özgürlüklerini ihlal eden katliam yasası yürürlüğe girmiştir. Yıllarca görevini yapmayan, sokakta yaşayan hayvanların rehabilitasyonuna, kısırlaştırılmasına, aşılanmasına harcanması gereken bütçeyi başka yere kullanan belediyeler, bu durumu denetlemeyen kurumlar ve kamu görevlileri yüzünden bugün sokakta yaşayan hayvanların ötanazi adı altında öldürülmesinin, ölüm kampı olan bakımevlerine hapsedilmesinin yasal yolu açılmıştır” diye konuştu.
Reyhan Erbirliler, konuşmasına şöyle devam etti: “Ancak önemle belirtmek isteriz ki; 7527 sayılı Kanunla getirilen değişiklikler Anayasanın 2. Maddesi ile güvence altına alınan hukuk devletinin temel unsurlarından belirlilik ilkesine; ayrıca suçta ve cezada kanunilik ve cezaların şahsiliği ilkelerine aykırıdır. Kanun, keyfi ve denetimi mümkün olmayan uygulamalara sebebiyet vermesi yönüyle Anayasa ile güvence altına alınan hukuki öngörülebilirlik kuralını da ihlal etmektedir. İnsanlara ölüm hakkı olarak tanınan ve rıza temeline dayanan ötanazi uygulamasının; rıza ve irade beyanı olmayan hayvanlar için söz konusu olamayacağını, hayvanların ölmek istemediğini belirtmekten ise utanç duyuyoruz. Ayrıca veteriner hekimleri hayvanları öldürmeye zorlamanın veteriner hekimlik mesleğinin doğasına, meslek kurallarına ve mevzuatına aykırı olduğunu ve veteriner hekimlik yemini ile de bağdaşmadığını buradan bir kere daha hatırlatıyoruz. Kanun koyucunun kanun çıkarırken temel amacının kamu yararı olması gerekir. Kanunun henüz yürürlüğe girmesi dahi beklenmeden artan şiddet eylemleri ve katliamlar ile halkın kanuna karşı tepkileri dikkate alındığında, temel amacın kamu yararı olmadığı da çok açıktır.”
“En güçlü şekilde kınıyoruz”
Hayvanların öldürüldüğünü dile getiren Elbirliler, “31 Ağustos 2024 tarihinde Ankara Polatlı'da bir yavru köpeği dirgenle öldüren fail ‘Devlet kanun çıkardı köpekleri öldürmek için’ diyerek bu kanundan cesaret aldığını açıkça beyan etmiştir. Aynı cesaretle henüz tespit edilmeyen fail/ failler; 26 Ocak 2025 tarihinde , Şehzadeler İlçesi’nin Sancaklıbozköy Toki evleri alanı kırsalında, oranın sakinlerince beslenen yavru, hamile, insana alışmış köpekleri zehirleyerek öldürmüştür. Zehirlenerek, içleri parçalanarak sadece 13 köpek ve 5 kedi ölmemiş, zehirlenen doğa nedeniyle toprakta yaşayan göremediğimiz nice canlı ve kuşlar da ölmüştür. Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde yaşanan bu korkunç olayda, sokakta beslenen kedi ve köpeklerin zehirlenerek öldürülmesi, toplumumuzun vicdanını derinden yaralamış ve ahlaki değerlerimiz olan güvenimizi ciddi şekilde sarsmıştır. Bu insanlık dışı eylemler, yalnızca hayvanlara yönelik bir zulüm değil, aynı zamanda toplumsal şiddet kültürünün yaygınlaşmasının da bir göstergesidir. Bu vahşi eylemi gerçekleştirenleri en güçlü şekilde kınıyoruz. Hayvanların yaşam hakkına saygı göstermeyen bir toplumun, insan haklarını da koruyamayacağını biliyoruz. Adalet yerini bulana dek bu olayın takipçisi olacağımızı ve sessiz canlarımızın sesi olmaya devam edeceğimizi kamuoyuna duyuruyoruz. Hayvanlara uzanan eller, insanlığımızı hedef almaktadır. Son nefesimize kadar tüm yaşam hakları savunucuları olarak bizler vicdanların ve sessiz kulların sesi olmaya söz veriyoruz” şeklinde konuştu.