Manisa Kızılay Kan Bağışı Merkezi Müdürü İsmet Nardal, kan bağışının insanı biyolojik olarak gençleştirdiğini söyledi. Verilen kanın yerine anında yeni hücrelerin kan dolaşımına katıldığını anlatan Nardal bu sayede bağışçının kendisini daha dinç ve genç hissettiğini belirtti. Türkiye’de en fazla kan bağışının yapıldığı illerin başında gelen Manisa’da Kızılay Kan Bağışı Merkezi Müdürü Dr. İsmet Nardal, kan bağışlamanın insan üzerindeki etkilerinden bahsetti. Sağlıklı ve yetişkin bireylerin yılda en az 4 kere kan vermesi gerektiğini söyleyen Manisa Kızılay Kan Bağışı Merkezi Müdürü İsmet Nardal, “Verilen kanın yerine, anında vücuttan genç hücreler dolaşımına katıldığı için bağışçı, daha dinç ve canlı olur. Kan bağışı yapan şahısların, kanındaki gereksiz yağ oranı düşer. Kan bağışlayan kişide baş ağrısı, stres, yüksek tansiyon, yorgunluk gibi rahatsızlıkların giderilmesinde çok büyük katkısı olur, en önemlisi de bağışçı biyolojik olarak daha genç hisseder. Tüm bunların yanında, bir de manevi olarak bağışçı şahıs, hayat kurtardığı için kendini huzurlu hisseder.” dedi. Manisa’nın geçmiş yıllara oranla kan bağışı konusunda bilinçlendiğini söyleyen Nardal, her geçen gün Manisa’da kan bağışı hedeflerini daha da büyüttüklerini söyledi. Türkiye’nin kan yükünü çektiklerini belirten Nardal, vatandaşlara yönelik bağış konusunda teşvik amaçlı çalışmalarının olduğunu da belirtti. Teşvik amaçlı olarak, 10 defa bağış yapmış kişiye bronz madalya, 25 defa bağış yapmış kişiye gümüş madalya, 35 bağışa da ödül olarak altın madalya armağan ettiklerini söyleyen Nardal, vatandaşları bilinçlendirmeye yönelik çalışmalara ağırlık verdiklerini de sözlerine ekledi. “Öğretmenlerimize, din görevlilerimize ve mahalle muhtarlarımıza eğitim seminerleri vererek vatandaşlarımızın bilinçlenmesinde katkıda bulunuyoruz.” diyen Nardal, hizmetlerinin sadece kanla sınırlı olmadığını belirterek şunları söyledi: “Kızılay, ulusal ve uluslar arası düzeyde dünyanın en büyük yardım kuruluşlarından biri. Hizmetlerimiz sadece kanla sınırlı değil. Gerektiğinde, doğal afet, felaket durumlarında dünyanın en ücra köşesine bile çadır, giysi yatak, yiyecek-içecek ulaştırabilen, hastaneleri okulları olan donanımlı bir kurumumuz var.”

Editör: TE Bilisim