Dokuz Eylül Üniversitesi’nin (DEÜ) Obstrüktif Uyku Apnesi’nin (OSA) tanısını kolaylaştıracak klinik araştırma projesine, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’ndan (TÜSEB) destek geldi. Uyku sırasında solunumun durması veya yavaşlaması olarak gelişen OSA’nın tanısında önemli gelişmeler kaydetmesi beklenen projenin TÜSEB tarafından bilimsel değerlendirmesi tamamlanırken, belirlenen eşik değer üzerinde puan alan proje desteğe uygun görüldü.İZMİR (İGFA) - Türkiye’nin saygın bilim markalarından birisi olan Dokuz Eylül Üniversitesi’nin (DEÜ) Obstrüktif Uyku Apnesi’nin (OSA) tanısını kolaylaştıracak klinik araştırma projesine, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’ndan (TÜSEB) destek geldi. Uyku sırasında solunumun durması veya yavaşlaması olarak gelişen OSA’nın tanısında önemli gelişmeler kaydetmesi beklenen projenin TÜSEB tarafından bilimsel değerlendirmesi tamamlanırken, belirlenen eşik değer üzerinde puan alan proje desteğe uygun görüldü. Hastalığın tanısını kolaylaştıracak ve kullanılan anestezik ilaçların güvenliğini ve etkinliğini karşılaştıracak araştırma kapsamında Faz-3 klinik çalışmalar da yapılacağını belirten Dokuz Eylül Üniversitesi Sağlık  Bilimleri Enstitüsü Temel Sinir Bilimleri Doktora programı öğrencisi ve proje yürütücüsü Doç. Dr. Özlem Öner, “Simüle edilmiş doğal uyku sırasında hangi segment veya segmentlerde tıkanıklık olduğunun gösterilmesi OSA hastalarında doğru tanı konulmasını ve cerrahi başarı şansını artıracaktır. Dolaylı olarak hastalığın da tanı ve tedavisinde maliyet yükü azalacaktır” dedi.

Kadınları ve Çocukları Koruyan Kanun Yeterli mi?  6284 Sayılı Kanun’un Etkileri Üzerine (Bölüm 2) Kadınları ve Çocukları Koruyan Kanun Yeterli mi?  6284 Sayılı Kanun’un Etkileri Üzerine (Bölüm 2)

“TOPLUMDA TEŞHİS EDİLEMEMİŞ ORAN FAZLA”

Günümüzde artan obezite ve yaşlı nüfus nedeni ile her dört yetişkinden birinin Obstrüktif Uyku Apnesi ile karşı karşıya kaldığını belirten Öner, “Üstelik hastalığın teşhisindeki güçlükler nedeniyle toplumda teşhis edilememiş OSA hasta oranının hayli fazla olduğu düşünülmektedir. Araştırma projemiz bu sorunlara da kolaylıklar sağlayacaktır. OSA hastalarının uykuda solunumun durması veya yavaşlaması gibi ciddi sorunlarının yanı sıra, hipertansiyon, iskemik kalp hastalığı, inme ve aritmiler dahil olmak üzere kalp damar sağlığını etkileyecek birçok hastalıkla da birlikteliği vardır. Bu da son derece dikkat edilmesi gereken bir durum” bilgisini paylaştı.

Proje detaylarını da paylaşan Öner, “Projemizin tam adı, ‘İlaçla İndüklenen Uyku Endoskopisinde Doğal Uyku Simülasyonunun Sağlanmasında Propofol, Deksmedetomidin, Deksmedetomidin ve Remifentanil Kombinasyonunun Karşılaştırılması: Tek Merkezli, Ardışık Çapraz Tasarımlı, Üç Kollu, Açık Etiketli bir Faz III Klinik Araştırma’ şeklinde. Sorumlu araştırmacı olarak görev aldığım projenin araştırma ekibinde ise DEÜ Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Yeşim Tunçok, Prof. Dr. Pembe Keskinoğlu, Prof. Dr. Mustafa Cenk Ecevit ve Prof. Dr. Ali Necati Gökmen bulunuyor. Değerli hocalarıma, bilimsel yolculuğuma mentorluk yapmaları, yolumu aydınlatmaları ve projede her türlü bilimsel desteği sağlamalarından dolayı da teşekkür ediyorum” ifadesinde bulundu.

Kaynak: igf