SEYİRCİ KALMAYALIM!

Çok değil 6 yıl önceydi, 3 Mart 2009 Türkiye Münevver Karabulut cinayeti ile kamuoyunda tüm dikkatleri üzerine çekmişti. O günlerde herkes katil zanlısı Cem Garipoğlu için fırtınalar koparmıştı. 6 yıl ne de çabuk geçmiş. Kadına karşı yapılan her türlü vahşetin de ötesinde bir davaydı bu. Bizim için çabuk kavramı Merhum Münnevver’in ailesi için ömürlere bedeldir mutlaka. Şöyle bir düşünüyorum beyin fırtınasına tutuluyorum… Fırtınada, 6 yıl içerisinde onlarca yüzbinlerce cinayet haberi ve tecavüz haberi geçiyor aklımın medyasından peki hangi haber hala gündemde duruyor diye soru işaretleri oluyor ? Çok değil 14 gün önceydi, 11 Şubat 2015 Türkiye Özgecan Aslan cinayeti ile kamuoyunda tüm dikkatleri üzerine topladı Yankıları epey sürecek gibi Kadına karşı yapılan her türlü vahşetin ötesinde bir dava bu.. Ne silahlar havaya kalksa ne ateşler alev alsa yerine konmayacak yeri de dolmayacak bedeller var ortada. Şu kısacık cümleleri kurarken bile en doğru kelimeleri seçmek bunca caniliğin ortasında pekte kolay olmuyormuş aslında.. Bu iki büyük cinayetle ilgili yazılanları çizilenleri her okuyuşumda çizgi roman okur gibi giriş, gelişme, sonuç bölümüne ayrılan paragraflara sitem etmemekte elde değil. Her şey bu kadar medya uğruna hikayeleştirilmemeli, masal gibi anlatılmamalı. Gerçek bu. Önce ellerimizi vicdanımıza götürüyoruz kendimizi olayı yaşayanların birinci dereceden acısına ortak olmaya çağırıyoruz Ertesi gün siyahlara bürünüyoruz, Ülkece yas tutuyoruz Ertesi günün sonrasında bir gün daha pankartlar açıp KADINA ŞİDDETE HAYIR diyoruz Allah’ın hakkı 3 tür demiştik 3 gün geçiyor normal yaşantımıza geri dönmüş oluyoruz ve dizi seyrederken gibi konuyla ilgili gelişmeleri medyadan takip etmeye devam ediyoruz. Özetle; biz insanlıktan çıkan her olay adına medyaya 3 günlük partnerlik yapıyoruz. Ne Merhum Münevver ne Rahmetli Özgecan böyle bir sonu düşünmemişti. Kadının yeri ; a)çöp konteynırı mı ? b)ateşte küle dönmek mi ? şıklarına örnek teşkil etmemeliydi. c)hiç biri! Biz onların yaşadıkları ölümcül anları yaşasaydık kaçımız bu kadar yürekli olurdu Kaçımız ruhunun son damlasına kadar savaşırdı Hepimiz aynısını yapardık dediğinizi duyar gibiyim Peki o zaman.. Bizimde bir yanımız öldürüldü diye düşünelim ve bu davaların üstünü örtmeyelim. Benim bir lafım vardır; ‘’ Hiçbir kötülük tek kişilik değildir hali hazırda başkaları içinde gün ertelemektedir’’ Ve Eınsteın da vakti zamanında demiş ki ; Dünya; kötülük yapanlar değil, seyirci kalıp hiçbir şey yapmayanlar yüzünden tehlikeli bir yerdir.   Seyirci kalmayalım .