ŞENOL ÖZKAYA, HAYVANCILIK ÜLKESİYİZ AMA SÜTE ULAŞAMIYORUZ.

İyi Partili Özkaya, mesleği gereği 30 yıla yakın bir süredir hayvancılık sektöründe aktif rol almaktayım, , süt hayvancılığının tüm sorunlarını ve çözüm yollarını çok iyi bilmekteyim ,  bu konularda da , gerek basında gerekse canlı yayın TV programlarında açıklamalar yapmaktayım. Tarım ve hayvancılık bir zincirin halkası gibidir , hayvanların süt vermeleri için tarım ürünleri ile beslenmektedir, biz ülke olarak hayvancılık tarım ürünlerini yeteri kadar üretebilseydik,, o oranda  daha  ekonomik  koşullarda süt alabilirdik.  Ama ne yazık ki son on yıl içinde hayvancılık hammaddeleri giderek ithale yonelindi, şuanda gelinen nokta ise  tarım ürünlerinin %70 e yakın kısmını ithal eder duruma geldik , ithal ürünler döviz ile geldiği için , hayvan yemleri devamlı olarak fiyatları yükseldi, son iki  yıl içinde ise  yem fiyatları %400 yakın  oranda  zamandı. Bu artış karşısında süt üreticisi dayanamadı, süt veren ineğini kestirmek zorunda kaldı, süt üretimi düşünce, süt fiyatları artışa geçti. Sonuçta üretici ineğine sahip çıkamadı, tüketici ise  süt ve süt ürünlerinin yüksek fiyatı yüzünden yeterli ürün alamaz hâle geldi. Hayvancılık ülkesi olmamıza rağmen yıllık kişi başı süt tüketimimiz 26 litre iken avrupa ülkelerinin 100 litre civarında . Sütün hayatımızın her evresinde olmazsa olmaz , tüketmemiz gereken mucize bir üründür.Sütte , A, B, D, E vitaminleri, demir, bakır, kalsiyum ve protein gibi büyüme ve gelişmenin temel yapı taşlarını içerir.
Sütün bileşimi bağışıklık sisteminin korunmasını sağlayacak nitelikte besin elementlerini içermektedir. İçerdiği kalsiyum ile kemiklerin gelişimine büyük destek olur. Süt proteini yüksek kalitede olup, proteinin yapı taşı olan ve vücut için alınması zorunlu aminoasitlerin tamamını içerir. Proteinler kas yapımı ve onarımında önemli olan maddelerdir.  
 Sütü tüketmenin yaşı yoktur. Süt tüketimi her yaşta gereklidir. Bebeklik döneminde büyüme ve gelişme, çocukluk ve ergenlik döneminde yine büyüme ve kemik, diş sağlığının gelişimi, orta yaş ve yaşlılıkta ise yine özellikle kemik sağlığını koruma ve kemik kırılganlığını en aza indirgeme amaçları ile süt ve süt mamülleri mutlaka tüketilmelidir. Büyüme döneminde ve yaşlılarda yeterli Kalsiyum ve D vitamini alınmazsa iskelet sisteminde gelişme geriliği veya kemik erimesi kaçınılmaz olacaktır.
Günde içilecek 2 bardak süt ile; vücudun ihtiyaç duyduğu kalsiyumun %75‘ni, fosforun %60‘nı ve iyotun %25‘ni, B2 ve B12 vitamin ihtiyacının ise %77‘sini karşılarken aynı zamanda prostat, barsak, rahim ve mesane kanserlerinden doğal yollarla korunabilinir.  Süt çok eski zamanlardan bu yana, cildi yumuşatmak ve nemlendirmek için kullanılan eşsiz bir kozmetiktir. Tokluk hissi veren süt, diyet sırasında içerdiği kalsiyum minerali ile yağ yakışını hızlandırması nedeni ile hızlı kilo verilmesini sağlar.  Dediğimiz gibi mucize bir ürün olan süte sahip çıkmanın yolu , süt üreticisine sahip çıkmakla olunur.  Devletin vereceği destekler, şuan ki rakamlar gibi  komik rakamlar olmamalıdır, 20 kuruş ile 500 kuruş arasındaki rakamlar ile destek olunmaz, devlet enaz litrede maliyetinin üzerine %35 oranda ,o da bugün ki şartlarda 3 TL gibi  gerçek ve sürdürülebilir bir destek olunmalıdır. İyi parti iktidarında temel gıdalarımız olan et, süt ve yumurtaya tüm halkımız ulaşabilecek, üreticimizde kazanç elde ederek üretimine devam edecektir. Bunlar iyi tarım politikaları ile mümkündür.