Nişanlısı ve meslektaşını öldüren polis hakim önünde

28 Ağustos tarihinde İzmir’de görev yapan evli polis memuru Beytullah Türkyılmaz, medeni halini gizleyerek nişanlandığı 1 çocuk annesi polis memuru Gülay Memiş’i ensesinden vurarak öldürmüştü.

Basında ve kamuoyunda büyük yankı bulan cinayet davasının ilk duruşması, Manisa 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya öldürülen polis memuru Gülay Memiş’in annesi Hatice Memiş, babası Ali İhsan Memiş, oğlu Mehmet Biçici, sanık Beytullah Türkyılmaz ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız platformu üyeleri katıldı.

Duruşma, 38 yaşındaki nişanlısı Gülay Memiş’i öldüren polis memuru Beytullah Türkyılmaz’ın yazılı ifadesinin okunmasıyla başladı. Sanık Türkyılmaz ifadesinde, nişanlısı Gülay Memiş’i çok sevdiğini ve onu kaybetmekten korktuğu için cinayet işlediğini söyledi. Türkyılmaz, “Gülay Memiş ile 2003 yılında aynı birimde görev yapmamız nedeniyle tanıştım. Kendisiyle 2013 yılında birlikte olmaya başladık. Ben onu çok sevdim ve ailesiyle tanıştım. O da beni sevdiğini söyledi. Birbirimizle her konuyu paylaşıyorduk. Gülay’ın benim eşimden boşanmamla ilgili yaşadığı sorunlar vardı. Ben de kendisine evliliğimizin bitmesinin onunla bir ilgisi olmadığını söylemiştim. Biz her fırsatta birbirimizi görmek istiyorduk.” dedi.

Türkyılmaz, eşiyle boşanma davasının uzaması nedeniyle nişanlısı Gülay Memiş’in intihar psikolojisine kapıldığını ifade etti. Beytullah Türkyılmaz, “Gülay boşanma davasının uzaması nedeniyle çok kötüydü. Ben de babasına boşanma davasının açıldığını ve kızıyla evlenmek istediğimi söyledim. Arkadaşlarına da nişanlı olduğumuzu söyledik. Gülay sürekli intihar etmekten bahsediyordu. O bana çevredeki herkesin ilişkimizden rahatsız olduğunu ve hiçbir şeyi beceremediğimi söyledi. Kendisine her şeyin daha iyi olacağını söyledim.” diye konuştu.

Olay gününü anlatan sanık Türkyılmaz, Gülay Memiş’in kendisinden ayrılmak istediğini söylemesi ardından dehşete düştüğünü belirtti. Olayın nasıl olduğunu hatırlamadığını söyleyen sanık, “Olay günü Gülay bana ‘başımı öne eğmekten usandım, senden ayrılıyorum’ dedi. Dehşete uğradım. Son bir umut ‘aşkım yapma, yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik’ dedim. O bana önüne çıkan ilk kişiyle evleneceğini söyledi. Ben de onu kimseyle paylaşamayacağımı ifade ettim. O da bana ‘ben seni paylaşıyorum ya’ dedi. Daha sonra ne oldu, nasıl oldu bilmiyorum. Bir anda kanlar içinde yere yığıldı. Ben de onu yerden kaldırıp yatağa yatırdım. Yaşama sevincimi kaybettim. Ne yediğim yemekten ne de aldığım nefesten tat alabiliyorum. Ben boşanmaya çalıştığım eşime bile bir fiske vurmadım. Gülay’ı kaybetmek beni dehşete sürükledi.” dedi.

Sanık, cinayet sonrası kendi arabasıyla memleketi Çankırı’ya giderek intihar etmeye çalıştığını kaydetti. Afyon’da aracını bir dinlenme tesisine park ettiğini ve soğuk hava nedeniyle kendisine mont ile şapka aldığını söyleyen sanık Beytullah Türkyılmaz, “Amacım kaçmak değildi. Ben memleketimde intihar etmek istiyordum. Olay sonrası bizzat kendimi ihbar ettim. Polisler beni almaya geldiğinde silahıma doğrulmaya çalıştım çünkü intihar etmek istiyordum. Amacım polise karşı silah kullanmak değildi. Otobüse farklı bir isimle bindim çünkü memleketime daha hızlı ulaşıp intihar edecektim. Polisler beni yakalamasaydı intihar edecektim.” ifadelerini kullandı.

Sanık Beytullah Türkyılmaz’ın ifadesi ardından maktule Gülay Memiş’in annesine söz verildi. Anne Hatice Memiş, sanık Türkyılmaz’ın kızını defalarca evlenme vaadiyle kandırdığını öne sürdü. Sanığı eşinden boşanmış sandıklarını söyleyen anne Memiş, Türkyılmaz’ın kızını kasten ve planlayarak öldürdüğünü belirtti. Hatice Memiş, “Madem benim kızımı bu kadar çok seviyormuş, olay günü neden intihar etmedi? Kızıma ‘ben boşandım’ dedi, boşanma kağıdı gönderdi. Benim kızım namusludur. O adam kendi kendine güvey oldu. Beni de, ailemizi de yaktı. Türkyılmaz çocuğumu bilerek ve kasten öldürdü. 16 Haziran’da davetiyeler basıldı, kaza yaptım dedi düğünü erteledi. Yine bir diğer düğüne 1 hafta kala annesinin düştüğü yalanını uydurdu. Kızımı hep oyaladı.” şeklinde konuştu.

Anne Hatice Memiş ardından konuşan Baba Ali İhsan Memiş, sanığın kendilerini defalarca oyaladığını belirtti. Baba Memiş, “Beytullah, 2014 yılının Temmuz ayında eşinden boşandığını söyledi ve Gülay’a talip olduğunu belirtti. Kızım öldürülmeden 18 gün önce annesi ve teyzesiyle Gülay’ı istemeye geldiler. Meğer ailesi Beytullah’ın boşanmadığını biliyormuş. Bize ‘siz bunu haketmiyorsunuz’ dediler. Evli bir insan kız istemeye gelir mi? Bizi plan ve yalanlarla oyaladı.” dedi.

Maktule Gülay Memiş’in anne ve babasının konuşması ardından avukat İshak İmam, sanığa Aile Mahkemesi’ne boşanma davası açıp açmadığını sordu. Sanık Beytullah Türkyılmaz, eşinin olumsuz yaklaşımı ve olayı yokuşa sürmesi nedeniyle boşanma davası açılmadığını itiraf etti.

Davacı avukatı İshak İmam, boşanma davasının açılmadığını öğrenmesi üzerine mahkeme heyetine dönerek, “Beytullah Türkyılmaz bir senaryo yazmış. Kendisi hem senarist, hem aktör. Düğünü 2 kere iptal etti, aileyi rezil kepaze etti. İşin içinden çıkamayınca da maktuleyi öldürdü” diye konuştu.

İfadelerin alınması ardından sanık Beytullah Türkyılmaz, ilişkinin başlangıç tarihinin belirlenmesi için telefon kayıtlarının incelenmesini istedi. Mahkeme heyeti, sanık Türkyılmaz’ın inceleme talebini yargılama sürecine katkı sağlamayacağı gerekçesiyle reddetti.

Öte yandan maktule Gülay Memiş’in ailesinin davaya katılma talebi kabul edildi.

Duruşma sonunda savcı mütalaada sanık Beytullah Türkyılmaz hakkında kasten adam öldürme suçundan müebbet hapis cezasına çarptırılmasını istedi. Sanık ise, ek savunma için süre talep etti.

Mahkeme heyeti, sanık Beytullah Türkyılmaz’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Bir sonraki duruşma, 14 Ocak 2016 tarihine ertelendi.