İYİ Parti Grup Başkanvekili Dervişoğlu hükümeti uyardı

“”Verimli ovaları koruyup kollamak hepimizin ortak vazifesidir” Konu kapsamında açıklamalarda bulunan İYİ Parti Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu,  Salihli’deki tarım arazilerinin çok önemli olduğunu ve ürün çeşitliliği açısından Türkiye için çok önemli bir yere sahip olduğunu dile getirdi.  Verimli ovaların korunması gerektiğinin altını çizen,  Dervişoğlu, “Bu verimli ovaları koruyup kollamak hepimizin ortak vazifesidir. Bugün işbaşında bulunan hükümetin  Manisa’ya fabrika  yapmasına, istihdama katkı sağlamasına bir karşı duruşumuz yok. Ama para kazanmanın da bir insani, vicdani, ahlaki  tarafı olmalı. Burada yaşanan bu sıkıntıyla alakalı çevresel etki değerlendirmesi yani ÇED raporu alınmasına bile gerek yoktur kararı verenlerin arka  plandaki hesaplarını doğru değerlendirmemiz lazım” dedi. “Bakana sordum cevap yok” İYİ Parti il ve ilçe başkanları  tarafından kendisine bilgi verildiğinde 29 Temmuz 2020  tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne yazılı bir önerge verdiğini kaydeden Dervişoğlu, “ Bakana sordum.  ÇED raporuna niye ihtiyaç duymadınız? Bu arazilerin acele kamulaştırılmasına yönelik hesabınız nedir? Yöre halkının tarım yapılan arazilerde sanayi kuruluşlarının oluşmasına göstermiş olduğu tepkiye neden kayıtsız kalıyorsunuz? Bunları temmuz ayının sonunda sordum Ekim’in ortasına geldik henüz bir cevap veren olmadı” diye konuştu. “Cumhurbaşkanı Erdoğan bu kötü işe dümen tutuyor” Dervişoğlu, “Ovanın içinde hayvancılık yapacağım diye biri bir yer satın alıyor. Ondan sonra Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin  olağanüstü koşullarda istifade ettirilmesi mümkün bir  yasanın boşluğundan yaralanarak orada  biyogaz enerji santralini oluşturan adamlara yol açma adına Cumhurbaşkanı Erdoğan bu kötü işe dümen tutuyor. İşte  bizim isyanımız bunadır. İşte  bizim karşı duruşumuz bunadır. Nasıl iş adamları ve müteahhitlerin haklarını savunuyorsanız  toprağa düşürdüğü terin karşılığını almak üzere mücadele eden insanlara da aynı şekilde sahip çıkmak mecburiyetindesiniz” şeklinde konuştu. “Zerre  geri adım atmayacağız” Çapaklı’ya yapılan kötülüğün sebebini araştıracaklarını belirten Dervişoğlu, “Çapaklı’ya reva gördüğünüz kötülüğün sebebi nedir bunun sebebini araştırmakta sizlerin temsilcisi olarak bizlerin görevidir. Biz, haklı mücadelenizde sizin  sonuna kadar yanınızda olacağız. Bu dümenin kime tutulduğu neye tutunduğunun araştırılması lazım. Çapaklı'nın topraklarını peşkeş çekmek adına  Cumhurbaşkanı tarafından imzalanarak yürürlüğü koyulmaya kalkışmasına biz rıza  gösteremeyiz.  Bizler sizlerin yanınızdayız. Zerre  geri adım atmayacağız” ifadelerini kullandı. “Siz neredeyseniz Allah şahittir biz de orada olacağız” Jandarma tarafından vatandaşların gördüğü muameleyi de değerlendiren Dervişoğlu, şöyle dedi: “Jandarmanın yakışıksız bir uygulaması varmış. Çapaklı halkı sadece Manisa’nın ve Ege bölgesinin değil Türkiye’nin en önemli topluluklarından biri. Hassasiyetleri çok farklı. Bu hassasiyetlere uygun bir muameleye tabi tutulması lazım. İki tane adam biyogaz santrali yapmaya geldi diye Çapaklı halkının  devletin kolluk kuvvetleri tarafından   hem de Vali’nin  talimatıyla  taciz edilmeye kalkılmaması lazım. Buradan  Valiyi ’de uyarıyoruz hükümet yetkililerini de uyarıyoruz.  Biz vatandaşlarımızın yanındayız. Siz neredeyseniz Allah şahittir biz de orada olacağız.” “107 dönüm  büyüklüğündeki tarım topraklarının Cumhurbaşkanlığı kararıyla el konulduğunu öğrendik” Çapaklı köylülerinin avukatı Şeçil Ege Değerli de, “Çapaklı Köyünün yaklaşık 107 dönüm  büyüklüğündeki tarım topraklarının Cumhurbaşkanlığı kararıyla el konulduğunu öğrendik. Acele kamulaştırma yaparak uygulamanın aslında kanundaki  tanımıyla el koymadır. Kimi vatandaşlarımız buna gasp dediler ve bundan dolayı dün jandarmada bir  çevreci arkadaşımız ifadeye çağırıldı. Sebep  bu olayı gasp olarak  nitelendirmesi.  Halbuki Türk Ceza Kanunu’nda da, eşya hukukumuzda da   kanuna aykırı olan bütün el koymalar gasp olarak nitelendirilir. Bu köyün tarlalarına el konulmasını hepimiz  gasp olarak nitelendiriyoruz.  Bu sorumluluğu bir kişinin üzerine bırakmıyoruz.  Salihli halkı olarak bu sorumluluğun altına hep birlikte giriyoruz.    Biz hukukçularda her zaman yanınızdayız” dedi. “Danıştay’da iptal davamızı açıyoruz” Acele kamulaştırmanın ancak olağanüstü hallerde,  devletin ve milletin  güvenliğinin tehdit edildiği  durumlarda  söz konusu olabileceğini ifade eden Değerli, “Ancak devletin burada bunu yapması içim hiçbir acil afet durumu  ya da güvenlik tedbiri bulunmamaktadır. Tek acil olan biyogaz firmasının istekleridir. Sermayenin çıkarlarıdır. Bunun dışında hiçbir aciliyeti bulunmamaktadır. Normal bir kamulaştırma işlemi değil, sizlerin direnişi sizlerin gücü karşısında böyle bir usulsüz yönteme başvurulmuştur. Bununla ilgili vekaletlerimizi tamamladık.   O konuda hiçbir endişeniz olmasın. Önümüzdeki  hafta içerisinde Cumhurbaşkanlığı  kararına karşı Danıştay’da iptal davamızı açıyoruz.  Bu süreçte size şirket tarafından  ya da bu acele kamulaştırma işlemiyle ilgili olarak devletin çeşitli kademelerinden size tekliflerde bulunanlar olabilir.  İnanıyorum ki Danıştay’da açacağımız iptal davasından da  olumlu sonuç alacağız. Çünkü  bu kararın  elle tutulur hiçbir yanı yoktur.  Yasaya külliyen  aykırıdır. Onun için bu oyunu da hep birlikte bozacağız ve topraklarımıza sahip çıkacağız” şeklinde konuştu. Açıklamaların ardından, İYİ Parti Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu, İl Başkanı Hasan Eryılmaz, ilçe başkanları ve partililerle birlikte Biyogaz Enerji Santrali’nin yapıldığı bölgede incelemelerde bulundu.