Kasım ayında TÜFE bir önceki aya göre yüzde 0,87 arttı. Bu oran, son iki buçuk yılın en düşük aylık enflasyonu olarak kayda geçti. Yıllık enflasyon ise yüzde 31,07 seviyesine yükseldi.
“Gıda düşüşü enflasyonu aşağı çekti”
Dünya gazetesi yazarı Naki Bakır, bugünkü köşe yazısında enflasyon verilerini değerlendirerek özellikle gıda fiyatlarındaki gerilemenin genel enflasyonu aşağı çektiğine dikkat çekti.
Bakır, konut ve ulaştırmanın aylık enflasyona etkilerini de şöyle özetledi:
- Konuttaki yüzde 1,7’lik artış enflasyona 0,29 puan yansıdı.
- Ulaştırmadaki yüzde 1,78’lik artışın katkısı 0,27 puan oldu.
Ayrıca yıllık enflasyonun:
- %7,57’si konuttan,
- %6,83’ü gıdadan,
- %4,55’i ulaştırmadan geldi.
12 Aralık’ta kritik pazarlık
Emekli ve memur maaş zamları için gözler şimdi 12 Aralık’ta başlayacak pazarlığa çevrildi.
Bakır’ın verdiği bilgilere göre:
- SSK ve BAĞ-KUR emeklileri, Temmuz–Kasım döneminde oluşan %11,20’lik enflasyon kadar zammı şimdiden hak etmiş durumda.
- Memurlar ve memur emeklileri için ise toplu sözleşme zammı nedeniyle %5,9’luk enflasyon farkı oluştu.
Bu fark, 2026’nın ilk yarısında uygulanacak %11’lik toplu sözleşme zammına eklendiğinde memur kesiminin şu an itibarıyla %17,55’lik artışa ulaştığı görülüyor. Aralık ayı enflasyonu bu oranı yukarı çekebilecek tek kalem olarak öne çıkıyor.
“Açlık sınırının altında kalan emekliler için yetersiz kalacak”
Ancak en büyük soru işareti, hükümetin seyyanen zam veya refah payı konusunda nasıl bir adım atacağı.
Bakır, bu beklentilerin karşılanmaması halinde milyonlarca emeklinin ciddi bir gelir kaybıyla karşı karşıya kalacağını belirterek şu ifadeye yer verdi:
“Seyyanen zam, refah payı gibi beklentiler karşılanmazsa, açıklanan oranlar, aylıkları açlık sınırının altında kalan emeklilerin alım gücünü artırmada yetersiz kalacak.”
Aralık enflasyonu sonrası netleşecek Ocak zammı, özellikle düşük maaşlı emeklilerde “tatsız sürpriz” endişesini artırmış durumda.