Yerel

Direksiyon eğitmeni tarafından öldürülen Hilal’in duruşmasında mahkeme salonu karıştı

Manisa’da direksiyon eğitmeni tarafından öldürülen Hilal Sultan Kırgöz’ün duruşmasında mahkeme salonunda gerginlik yaşandı.

MANİSA’nın Şehzadeler ilçesinde, kaçırmaya çalıştığı üniversite öğrencisi Hilal Sultan Kırgöz’ü (21) sırtından vurarak öldüren direksiyon eğitmeni Önder Lafçı'nın (45) yargılandığı davanın duruşmasında mahkeme salonunu karıştı. 
Hilal Sultan Kırgöz’ün babası Veysel Kırgöz ve erkek kardeşi Enes Kırgöz’ün mahkeme salonundan çıkarıldığı an Önder Lafçı’ya fiziki müdahalede bulunması salonda gerginliğe neden oldu. 
Salonda başlayan gerginlik adliye koridorları ve adliye bahçesinde de sürdü. 


Anne adalet istiyor

Duruşma sonrasında ayakta durmakta zorlanan Anne Zeynep Kırgöz,

“Kızımı bir bez parçasının içinde toprağın içine koydum. O cani şimdi açık görüş alarak, yakınlarıyla buluşacak. Kucaklaşacak ama ben ne yapacağım! Adalet yerini bulsun cehennemi yaşasın istiyorum” ifadelerini kullandı. 


2022 yılında öldürüldü


Manisa’da bir sürücü kursunda eğitmenlik yapan Önder Lafçı, 6 Eylül 2022 yılında daha önce direksiyon eğitimi verdiği Hilal Sultan Kırgöz’ün evinin önüne gelerek genç kızı aracına bindirmek istedi. İddiya göre, Hilal Sultan Kırgöz, Lafçı ile gelmek istemeyince, genç kızın başına silah dayadı. Çevredekilerin olayı görmesi ve müdahale etmesiyle birlikte arbede çıktı. Bu sırada kaçmaya çalışan Kırgöz, Lafçı’nın ateş açması sonucu kanlar içerisinde yere yığıldı.  Lafçı’da o sırada yoldan geçmekte olan bir kamyonetin arkasına binerek olay yerinden kaçtı.


Bir hafta yoğun bakımda kalmıştı

Merkezefendi Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Hilal Sultan Kırgöz, burada yapılan ilk müdahalenin ardından Manisa Celal Bayar Üniversite Hastanesi'ne sevk edildi. Kırgöz, burada bir hafta yoğun bakımda tedavi gördükten sonra taburcu edildi.


Olaydan 48 gün sonra yaşamını yitirdi

Kırgöz'ün sırtındaki kurşun ise Şehzadeler ilçesindeki bir özel hastanede yapılan ameliyatla çıkartıldı. İkinci kez taburcu edildikten sonra evde fenalaşan Hilal Sultan Kırgöz'ün tedavisine Merkezefendi Devlet Hastanesi'nde devam edildi. Kırgöz, olaydan 48 gün sonra hayatını kaybetti.

Bağ evinde yakalandı

Olayın ardından aynı gün İzmir'in Buca ilçesinde saklandığı bağ evinde yakalanan Önder Lafçı ile kendisine yardım eden arkadaşı Muhammed Çatak ve Cumali C., gözaltına alındı. Lafçı ve Çatak tutuklanırken, Cumali C., tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Soruşturmanın ardından Önder Lafçı, kendisine yardım eden arkadaşları Muhammed Çatak ve Cumali C., hakkında iddianame hazırlandı. İddianamede Lafçı'nın 'Kadına karşı kasten öldürme', 'Cebir, tehdit ve hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' ve 'Ruhsatsız ateşli silahlarla, mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma' suçlarından müebbet hapis ve 17 yıla kadar hapsi istendi. Diğer sanıklardan Muhammed Çatak'ın ise 'Kadına karşı kasten öldürmeye yardım' suçundan 15 yıla kadar, Cumali C.'nin ise 'suçluyu kayırma' suçundan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. İddianame Manisa 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

Önder Lafçı'nın yargılanmasına, bugün Manisa 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 5’inci duruşmayla devam edildi. Duruşmaya, sanık Önder Lafçı, Hilal Sultan Kırgöz'ün ailesi ve avukatı Yalçın Arcak katıldı. 

Daha önceki duruşmalarda, Önder Lafçı'nın avukatının Adli Tıp Kurumu 1'inci Adli Tıp İhtisas Kurulu'nun, 'Kişinin ölümünün ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı skapula ve omur kırığı ile birlikte omurilik yaralanması, bu nedenle yatalak kalma ve gelişen komplikasyonları sonucu meydana gelmiş olduğu, kişinin maruz kaldığı ateşli silah mermi çekirdeği yaralanması ile ölümü arasında illiyet bağı bulunmuştur' kararına itiraz etmiş ve Hilal'in ölümünde hastaneden kaynaklı enfeksiyon kapması sonucu öldüğünü iddia etmişti. 
Mahkeme heyeti ise raporu bir üst kurula gönderilmesine karar vermişti. Duruşma, ATK üst kurulunun hazırlayacağı raporun gelmemiş olması ve olayın yaşandığı gün Önder Lafçı’nın, Hilal’i kendisinden kurtarmaya çalışan mahalle sakini Beyti Çöte’ye doğrulttuğu silah nedeniyle hakkında öldürmeye teşebbüsle açılan davanın, bu davayla birleşmesine karar verildiği için ertelendi.


Salonda gerginlik yaşandı


Mahkemenin bitmesiyle birlikte jandarmanın mahkeme salonunda çıkarmaya çalışan Önder Lafçı’ya, Hilal Sultan Kırgöz’ün babası Veysel Kırgöz ve erkek kardeşi Enes Kırgöz fiziki müdahalede bulundu. Araya giren polislere tepki gösteren aile ve mahkeme salonundakiler hakimin talimatıyla salondan çıkarıldı. Önder Lafçı’nın ailesinin koridorda söylemleri üzerine mahkeme salonundaki gerginlik koridorda ve bahçede de sürdü. Olaya Kırgöz ailesinin avukatı Yalçın Arcak da dahil oldu. Baba Veysel Kırgöz ve Kırgöz ailesinin avukatı Yalçın Arcak’ı polis araya girerek zorlukla tutabildi. 


Anne gözyaşlarına boğuldu


Mahkeme çıkışı, adliye kapısında gözyaşlarına boğulan anne Zeynep Kırgöz,

“Artık adalet istiyorum. Varsa o adaletten bir parça bana da verin artık. Yoruldum, tükendim, bittim artık. Ben çocuğumu kaybetmişim, hayatının baharında ben çocuğumu toprağın içine koymuştum. Bak bayram geliyor, herkes sevdiklerine gidecek, ben nereye gideceğim? Ben mezara gideceğim. Bak bahar geldi, herkes kızlarıyla dışarıda dolaşıyor ama benim ne baharım var, ne bayramım var. Hayallerinin hepsi alındı, kızımı bir bez parçasının içine koydum, toprağın içine koydum. O cani şimdi açık görüş alarak, yakınlarıyla buluşacak, kucaklaşacak ama ben ne yapacağım? 

{ "vars": { "account": "UA-43204872-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }