ANA MANŞET

Bülent Arınç'tan önemli açıklama: "Türkiye'nin bütün problemleri siyaset ile çözülebilir"

Manisa Genç İş İnsanları Derneği, Kent Buluşmaları nedeniyle program düzenledi. Programda açıklamalarda bulunan 22. Dönem TBMM Başkanı Bülent Arınç, "Eğitimde 100 yıldır çok az bilen insan yetiştiriliyor. O yüzden 3 milyon kişi üniversite lisans diploması olan insanlarımız işsiz" dedi.

Manisa Genç İş İnsanları Derneği (MAGİAD), Kent Buluşmaları kapsamında program düzenledi. Bir otelde düzenlenen programa, 22. Dönem TBMM Başkanı Bülent Arınç, AK Parti Manisa Milletvekili Mücahit Arınç, MAGİAD Başkanı Serdar Bozyaka, dernek üyeleri ve çok sayıda davetli katıldı.

"Türkiye'nin bütün problemleri siyaset ile çözülebilir"

Türkiye'nin toplumsal siyasi hayatına bakarken istikrarlı günlerin bir an evvel gelmesi için düşünmeli ve çalışılması gerektiğini belirten 22. Dönem TBMM Başkanı Bülent Arınç,  "Biz 22'inci yılımızı önceki günlerde kutladık. Biz iki döneme ayrılabiliriz. Birincisi 2022 ile 2012 arası. Ondan sonra zaman içerisinde bir gerileme dönemi başladı. Daha fazlasını doğrusu söyleyemiyorum. Bu gerileme döneminde  bakarsanız, devletlerin hayatıda böyledir. Bir insan gibi doğarlar, gelişirler, büyürler, yaşlanırlar. Ondan sonra bir duraklama, arkasından bir başka dönem gelebilir. Sürekli bir istikrarlı gelişme haline getirebiliriz. Kendi içerisinde yenilenerek değişen şartlara kendimizi uygulayalım. Türkiye değişiyor. Çocukların, genç yaşlıların, köydekilerin, kasabadakilerin, merkezdekilerin farklı düşünmeye başlıyorlar. Seküler hayale özenen insanlar onun getirdiği bir popüler kültürün içerisinde insanlar daha çok maddileşiyorlar. Zamanlarını farklı şeyler için harcıyorlar.  Çok şeyler yaşadı Türkiye. Ben de bunların şahidiyim. Muhalefeti de gördüm, iktidarı da gördüm. İyileri de gördüm, kötülerini de gördüm. İyilerini örnek aldım. Yani bir insan hizmet odaklı bir siyaset yapmalıdır. Bizim büyüklerimiz siyaset yapmamızı zamanında karşı çıkmıştır. Siyaset çıkar üzerine yapılacaksa olmaz dediler. Doğruydu. Her şeye çıkara odaklanmış bir dünyada siyaset yapmaya kalkarsanız bugün yaşadığınız büyük sıkıntıları yaşarsınız. Ama millete hizmet için, Allah rızası için, insanları daha mutlu etmek için, toplumun sorunlarını çözmek için siyaseti kendinize benimserseniz, o zaman olur. Türkiye'nin hemen hemen bütün problemleri ancak siyasette çözülebilir. O siyaseti inancı, kararlı, cesur ve ilkeli olarak yapmamız lazım. Biz kurarken böyle kurduk. Yani günlük olaylar hakkında herkes bir şey söyleyebilir. Televizyonlara akşam saat 21.00'dan sonra bakın maşallah her biri de ne kadar güzel bir şey. Her şeyi çok iyi biliyor. Ukrayna bundan sonra ne yapacak? Elinde bir tane değnek, konuşuyorlar. Ya kardeşim sen bunları nereden biliyorsun? Elinde bir şeylere  bakıyorsun. Oradan bir şeyler söylüyorsun. Her şeyin uzmanı olmalı. Bizim eğitimde, temelde bir şeyi en iyi bilen insan yapmıştır. Ama eğitim 50 yıldır, 60 yıldır, belki 100 yıldır çok az bilen insan yetiştiriliyor. O yüzden 3 milyon kişi üniversite lisans diploması olan insanlarımız işsiz. Yıllardan itibaren her yere üniversite açıldı.  Öğreniyorsunuz 3 milyon insan şu anda işsiz. Atanan öğretmenler 1 milyon 300 bin öğretmen ataması yapıldı. AK Parti iktidarında. Ama arkası geliyor. Üniversiteye girmek çok kolay. Mezun olmak bundan da kolay. İki yıllık, 4 yıllık derken herkes lisans diploması alıyor. Türkiye'de maalesef bunlardır. Toplumsal barış, siyaset tayin edecek. Siyasetin bunlarla meşgul olması lazım. Siyaset,  üç beş kişiyle yapılmıyor. Toplumun bütünüyle yapılması lazım. Burada onları temsil eden siyasi partiler var. Onlar da yeni ilişkiler kuracaksınız. Dilini kurmamaya çalışıyoruz. Nezaketli olacaksınız. İfade özgürlüğünden yana olmayacaksınız. Karşındakini dinleyeceksiniz. 'Belki benim yanlışım vardır. Ben konuşayım, o da konuşayım. Doğruyu bulacaksınız' Bunu dedim zamanında. Dediğim zaman daha iyi oldu. Çünkü özgürlüklerin bile şekli ifade özgürlüğüdür. Bir insan kendisini layıkıyla temsil edemiyorsa daha doğrusu ifade edemiyorsa kimliğini ortaya koyamıyorsa buradan sıkıntılar doğar" şeklinde konuştu.

"Hedefimiz, Manisa'ya dünya şehri yapmak"

MAGİAD Başkanı Serdar Bozyaka, 34 yıldır köklü geleneklere sahip olduklarını ifade etti. Bozyaka, "Manisa Genç İş İnsanları Derneği olarak 34 yıldır köklü bir geleneğe sahip Manisa'nın en eski ve en sivil toplum kuruluşlarından biri olarak 200'den fazlasını bünyesinde bırakmaktadır. Farklı siyasi görüşlere ve farklı sektörlere dair aynı amaç etrafında birleşmiş iş insanlarından oluşan bu büyük Manisa'nın ekonomik ve sosyal gelişimine katkı sağlamak amacıyla 1991 yılında kurulmuştur.  Kuruluşumuzdan bu yana eğitim, sosyal projeler ve ekonomik raporlarla önemli çalışmalar gerçekleştiren bir sivil toplum kuruluşu olarak sürdürmektedir. Manisa'yı bir dünya şehri yapmak için bu hedef doğrultusunda kendimizin iş gücü, potansiyelini desteklemeye ve gelişen dünya ekonomisinde sağlam bir cihat edilmeye yönelik çalışma hız kesmeden devam ediyoruz. Bugün burada hem Manisa'ya hem ülkemize büyük katkı katkılar sağladık.  Türkiye olarak uzun süredir ekonomik açıdan zor bir dönemden geçiyoruz. Hepimiz biliyoruz ki bu durum aramızdaki sanayici ve iş insanı arkadaşlarımızı derinden etkiliyor. Bu çalkantılı süreçten hızla çıkmak için hepinizin üzerine çok iş düşmektedir. Manisa'nın iş insanları olarak bu bilinçle çeşitli çalışmalar yürütülür ve birtakım  çözüm önerileri öncelikli olarak güçlü bir ekonomi için ülkemizde barış ve huzur ortamının kalıcı olarak kalması gerektiğine inanmaktayız. Atatürk'ün 'Yurtta barış, dünyada barış' sözünün önemini bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Cumhuriyetimizin 100'üncü yılı geride bıraktığımız bu dönemde artık tek bir günü bile kaybetmeye tahammülümüz yok. Hem toplum hem de dünya düzeyinde  ortamımızın sağlanması gerektiğine inanmaktayız. Bir diğer önemli konu ise ülkemizde ivedilikle yapısal reformların hayata geçirilmesi gerekliliğidir. Türk milletimizin kronik sorunlarının çözümünde devletimizin atacağı olumlu adımda yanında olacağımızı defaatle belirteceğiz. Son dönemde Türkiye'nin Avrupa Birliği ile müzakerelere tekrar önem vereceğine dair yapılan açıklamaları olumlu buluyoruz. Cumhuriyetimizin kuruluşundan bu yana batı demokrasinin ve  kalkınma odağımızı almak iki bölgedeki birçok ülkenin önüne taşındık. Ancak ne zaman açıldığı ve bilimsel politikalardan uzaklaşırsak hedeflerimizden de uzaklaştık. Türkiye'nin dünyanın en büyük 10 ekonomisinden  arasına girmesi, bu hayalin gerçekleşebilmek için önümüzdeki çok kısa süre var" diye konuştu.

MUHABİR:BENZA GÜRLER 

{ "vars": { "account": "UA-43204872-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }