AK Parti Manisa Milletvekili Muzaffer Yurttaş yapmış olduğu açıklamayla artık Yarı Başkanlık yada Başkanlık sistemine geçilmesi gerektiğini savundu. Yurttaş yaptığı yazılı açıklamada şu ifadeleri kullandı; “Yeni Anayasa” hayal olmaktan çıkarılmalıdır! Önümüze üst üste gelen seçimler, yoğun gündem maddeleri nedeniyle kısmen gündemden uzaklaşan bir konudan bahsetmek ve bu konu hakkındaki görüşlerimi kaleme almak istiyorum. “Yeni Anayasa ve Başkanlık sistemini” analiz etmek istiyorum. AK Parti olarak, yeni anayasa konusunda kararlılığımız tamdır. Kapsayıcı, kucaklayıcı, bütünleştirici, özgürlükleri esas alan, çeşitliliğe izin veren, çoğulcu yeni bir Anayasa hazırlanması konusundaki mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Biz AK Parti olarak, yeni Anayasa’nın, hem fikri sürecinin hem yapım sürecinin mimarıyız. Biz yeni Anayasa’nın “milletin devletini” inşa edecek bir anlayışla hazırlanmasını istiyoruz. Bu süreci başarı ile sonuçlandırmanın siyaset kurumunun namus borcu olduğuna inanıyoruz. Anayasanın geniş kitlelerin önerilerini de içine alacak, sivil toplumun taleplerine de yer veren ön hazırlığı geçtiğimiz yıl tamamlandı. Her türlü talep ve öneri toplandı ve incelendi. Şimdi bu çalışmaların ortak bir metne dönüştürülmesi zamanı gelmiştir. Ortaya çıkacak metin mümkün olduğu oranda üzerinde uzlaşılabilecek ortak görüşleri içermelidir. Yeni anayasa hiç şüphe yok ki milletimizin değişim iradesi ve demokratik beklentileriyle uyumlu, Türkiye'nin ve dünyanın gerçeklerini yansıtan gerçekçi bir anayasa olacaktır. Bu anayasa, geçmiş dönemlerin demokratik ayıplarından arındırılmış, dışlayıcı değil kapsayıcı, ötekileştirici değil kucaklayıcı, ayrıştırıcı değil bütünleştirici, baskıcı değil özgürleştirici bir anayasa olacaktır. Bireyi ve onun haklarını esas alan, milli birliğimizi ve ortak değerlerimizi koruyan, toplumsal çeşitliliği zenginlik kabul eden, tek sesliliği değil, çoğulculuğu öne çıkaran bir anayasa olacaktır. İnanıyorum ki bu süreçten en hayırlı sonucu alacak, Türkiye'ye yakışan anayasayı hayata geçireceğiz. Çok geniş katılımla hazırlanmış, sade ve anlaşılır bir dille yazılmış, edebi bir metin olacak bir anayasaya sahip olmak istiyoruz. Hepimizin gönülden 'işte benim anayasam budur!' dediği bir özgürlük metninin çerçevelediği ilkelerle yönetilen bir devletin sınırları içinde yaşamak istiyoruz. Bu bir hayal mi? Hayır bu gerçekleşme ihtimali yüksek bir umut ve hedeftir. Heyecanlı ve ümitliyiz. Çünkü bu ülkenin insanları buna layıktır. Meclisteki çok sesliliği bir dezavantaj değil bir zenginlik olarak görüyorum. Ve bu noktada her şeye rağmen “ÜMİTLİYİM” AK Parti ailesi olarak yeni sivil demokrat ve özgürlükçü bir anayasayı yaparken, ülkemizin birlik ve beraberliği en önde tutacağız. Tek devlet, tek vatan, tek bayrak ve tek millet ülküsünden bir milim dahi taviz vermeyeceğiz. Bizim kırmızı çizgilerimiz bunlardır. Bu aşamada tüm partilere büyük görev düşmektedir. Sivil Toplum Kuruluşları bu aşamada beklentilerini yüksek sesle dillendirmeli ve siyasi partilerden mızıkçılık edenleri uyarıcı bir tavır sergilemelidirler. Kimse kendi keyfince hareket etmemeli ve suyun önünü kesmemeli ve bahaneler bularak çalışmaları engellememelidir. Sonuç olarak yapılması gereken; köklü anayasal tecrübemizin ışığında milletimizi layık olduğu seviyeye taşıyacak; temel hak ve özgürlükleri genişletecek; halkımızın birlik ve beraberliğini pekiştirecek; demokrasimizi kurumlaştıracak bir Anayasanın bir an önce hazırlanmasıdır. Yeni bir anayasa ile birlikte “Başkanlık ya da Yarı Başkanlık Sistemi” tartışılmalı ve en uygun şekilde düzenlemeler yapılmalıdır. Bu konuda ümitli olduğumu belirtiyorum. Hayırlı günler diliyorum.
Editör: TE Bilisim