Değerli Manisa'lılar hepinize sağlıklı ve kaliteli bir yaşam dileyerek bundan böyle her hafta buluşacağımız bu köşedeki ilk yazımı yayınlıyorum. Manisa ve tüm Türkiye'de her geçen gün artan online haberleşme araçları halkın arzu ettiği her konuda, her türlü bilgiye daha hızlı ve kolay ulaşmasını sağlamaktadır. Bende bu amaçla www.45haber.com sitesinde bundan böyle yazacağımız haftalık köşe yazıları ile sağlık ve tıp camisasındaki yenilikleri, sık rastlanan hastalıklar hakkında bilgileri ve zaman zamanda güncel ve sosyal konular hakkında bilgi deneyim ve düşüncelerimi sizlerle paylaşacağım. Okurlarımızın merak ettikleri konuları ve hastalıkları bu köşeden işleme fırsatı bulabileceğiz, sizlerin sağlık ve tıp konusundaki sorularınıza internet üzerinden cevaplama ve yardımcı olma imkanı bulabileceğiz. Her hafta görüşmek dileğiyle. Uzm.Dr.Mahmut ACAR   EN SIK ÖLÜM NEDENİ:KALP KRİZİ ilk yazımızda dünyada en sık ölüm nedeni olan kalp damar hastalıkları özellikle kalp krizi hakkında konuşmak doğru bir seçim diye düşünüyorum. Kalp krizi tıbbi açıdan tanımlanacak olursa kalbi besleyen atardamarların daralması ve/veya pıhtı ile tıkanması sonucu kalp kasının kan ve dolayısıyla oksijen alamaması sonucu hasar görmesi ve o bölge dokusunun ölmesidir. Kriz anında hastaların yaşadıkları şikayetlerin kriz mi? yoksa başka bir tabloya ait şikayetler mi? sorusuna yanıt verebilmeleri amacıyla öncelikle kriz anında neler yaşanır? neler hissedilir? ne yapmak gerekir? sorularına cevaplar vermeye çalışacağım. Kalp krizi sıklıkla göğüs ağrısı şikayeti ile başlar, göğüs ağrısı sıklıkla göğüs orta hatta veya sol tarafa daha yakın bölgede, bir elin kapsayacağı kadar geniş bir alanda hissedilir. Sıklıkla sol kol, sırt ve çeneye yayılım gösterir. Kalbin sağ tarafında seyreden damara ait krizlerde ağrı mide üzerinde sanki mide-gastrit ağrısıymış gibi hissedilir ve bu nedenle kalp krizi karıştırılıp atlanabilir. Kalp krizi ağrısının karakteri teşhis için oldukça önemlidir, ağrı sıklıkla yaygın ve şiddetlidir 5 dakikadan uzun sürer, yanma, sıkışma, ezilme, baskı hissi veya sadece geçmeyen bir sıkıntı hissi olarak tarif edilebilir. Kalp krizi ağrısı bilinen ağrı kesici ilaçlar ile geçmez. Kol hareketi, göğüs ve kaburgaların esnetilmesi benzeri vücut hareketleri ile rahatlamaz veya artmaz. Kısa süreli, girip-çıkan tarzda, belli bir noktaya ait, batıcı, saplanıcı vücut hareketleri ile artış veya rahatlama gösteren ağrılar kesin olmamakla birlikte kalp krizinden ziyade kas-iskelet sistemi kaynaklı ağrıları işaret eder. Kalp krizinde önceki gün ve haftalarda çoğu hastada daha kısa süren yokuş merdiven çıkma gibi egzersizler ile artan dinlenmekle geçen benzer karakterde ağrılar olur ve erken teşhis için bu tarz sinyallerin dikkate alınması önemlidir. Tabi ki yukarıda bahsettiğimiz şekildeki her göğüs ağrısı tam anlamıyla bir kalp krizini teşkil etmeyebilir, kalp krizi tablosu aslında tıbbi açıdan üç farklı tanımlamadan oluşan "Akut Koroner Sendrom=AKS" başlığı altında toplanır. Kelime anlamı olarak (akut:)aniden gelişen (koroner:)kalp damarı (sendrom:)şikayet ve bulgular birlikteliği; şeklinde tanımlanabilir. Akut Koroner Sendrom başlıca üç başlıkta incelenir 1-Kalp damarının tam tıkanması sonucu gelişen, en fazla kalp kası hasarının oluştuğu tablo 2-Kalp damarının çok az bir açıklık kalacak kadar daralması ve daha sınırlı kalp kası hasarının geliştiği tablo 3-Kalp damarının kasılması veya içten daralması sonucu göğüs ağrısı oluşması ancak kalp kası hasarının gelişmediği tablo. ***Kalp krizinin teşhisi aşağıdaki üç bulgudan ikisinin bulunması durumunda kolayca konulabilir. bu üç bulgu sırasıyla 1-yukarıda anlattığımız şekilde tipik kalp krizi göğüs ağrısı 2-kalp grafisinde damar tıkanıklığı bulgularının olması 3-kan tahlillerinde kalp kası hasarını gösteren değerlerin yüksek olması gördüğünüz gibi kalp krizi teşhisi çoğu zaman çok basittir yeter ki şüpheli durumlarda hekime başvuralım. Tabi ki bazı hasta gruplarında teşhis bu kadar kolay değildir, hastanın bulguları ve şikayetlerinin karakteri, kalp grafiği bulguları çok değişik şekillerde karşımıza çıkabilmektedir. Bu durumda yapılması gereken en önemli şey tablonun kalp krizi olmadığından emin olunana kadar hastanede gözlem altında kalarak, tekrar eden kalp grafiği, kan tahlili ve muayenelerin yapılmasına olanak sağlamak olacaktır. Kalp krizi deyince aklımıza hemen göğüs ağrısı gelmekte, ancak ağrı dışında kriz anında birçok değişik şikayet ve bulgularda olabilmektedir. Kriz sırasında en sık rastlanan diğer şikayetler nefes darlığı-soğuk terleme-bulantı-kusma-düşük tansiyon-düşük nabız atışı-panik hali-ölüm korkusu ve yoğun endişe şeklindedir. Son olarak kriz anında fazla efor harcamamak, sakin davranmak, en yakın sağlık kuruluşuna ulaşmaya çalışmak, acil sağlık ekipleri ile haberleşmek ve çevrenizde bulunan insanlara yaşadığınız durumla ilgili bilgi verip yardım istemek, derin nefes almak sağlık kuruluşuna ulaşana kadar kendi başınıza yapabileceğiniz en basit önlemlerdir . Gelecek hafta kalp krizi tedavisi ve kriz geçirmeden önce alınabilecek önlemler hakkındaki makalede buluşmak üzere hoşçakalın. sağlıklı mutlu ve huzurlu bir hafta dileğiyle. Uzm.Dr.Mahmut ACAR

Editör: TE Bilisim